Mimar Sinan'ın aşkı Mihrimah Sultan
Bildiğimiz adıyla Mimar Sinan ya da Koca Sinan, Osmanlı başmimarı ve inşaat mühendisi. Kanuni Sultan Süleyman, II. Selim ve III. Murat dönemlerinde yaşayıp birçok eser ortaya koymuştur. Aralarından iki eseri aşık olduğu Kanuni Sultan Süleyman'ın kızı Mihrimah Sultan için yapmıştır. Bu aşkı anlatmadan önce Mimar Sinan'ın eserlerine göz atalım. Mimar Sinan'ın ilk yapıtı Halep'teki Hüsreviye Camisidir. İstanbul'daki ilk yapıtı olan Haseki Külliyesi olan Sinan'ın, mimarbaşı olduktan sonra kendisinin deyimiyle çıraklık yapıtım dediği İstanbul'daki Şehzade Mehmed Camidir. Açıkçası beni en çok etkileyen eserlerinin başında kalfalık dönemi diye adlandırdığı Süleymaniye Camisi olmuştur. Bunun sebebi ise Sinan'ın kubbe altında nargile içip caminin akustiğini ayarlaması olmuştur. Ustalık eseri ise Selimiye Camisidir.
Şimdi, gidin Edirnekapı ve Mihrimah Sultan Cami'yi aynı anda görebileceğiniz bir yer seçin ve 21 Mart'ta, yani ekinoksun (gece ve gündüzün eşit olması) olduğu günde seyredin. 21 Mart, Mihrimah Sultan'ın doğum günüdür.
Günlerden bir gün Sinan'ın nargile içtiğini gören çalışanlardan bazıları Kanuni Sultan Süleyman'a gidip Sinan'ın orada çalışmadığının ve sürekli nargile içtiğini söyleyip şikayet ederler. Kanuni, şikayetler artınca gidip bakıyor ki gerçekten Sinan oturmuş nargile içiyor. Kanuni 'Niye çalışmıyorsun?' diye sorduğunda Mimar Sinan'ın cevabı 'Kubbenin akustiğinin nasıl olacağını hesaplıyorum. Nargileden çıkan ses ile bunu yapmaya çalışıyorum.' demiş. Bu nedenle Süleymaniye Cami'nin her köşesinin akustiği müthiştir. Burada Mimar Sinan'ın vizyonunu ve işini hakkıyla yaptığını görmekteyiz.
Mihrimah Sultan ve Sinan'ın aşkına gelecek olursak. Kanuni Sultan Süleyman'ın kızı Mihrimah Sultan 17 yaşına geldiğinde onunla iki kişi evlenmek ister. Mihrimah yani Mihrü Mah, Farsça'da "Güneş ve Ay" anlamlarına gelir. Kızla evlenmek isteyenlerden biri Diyarbakır Valisi Rüstem Paşa diğeri ise Sinan'dır. Padişah kızını Rüstem Paşa'ya verir. Koca Sinan ellisindedir ve Mihrimah Sultan'a deliler gibi aşıktır. Gerçi sevdiğine kavuşamamıştır ama, aşkını, olanca güzellik ve estetiğiyle sanatına yansıtmıştır.
Üsküdar'a Saray'ın isteği ile 1540 yılında Mihrimah Sultan Cami'nin temelini atıp 1548'de bitirir. Cami yaparken, eserine sanki 'etekleri yerleri süpüren bir kadının' dış çizgilerini verir.
Derken, ilk kez padişah fermanı ve onayı olmaksızın, Edirnekapı'da pek kimselerin uğramadığı ıssız ama İstanbul'un en yüksek tepelerinden birine, ikinci bir eser yapmaya koyulur Mihrimah Sultan'a. Cami küçücüktür.
İşte,aşka adanmış iki eser:
![]() |
Şimdi, gidin Edirnekapı ve Mihrimah Sultan Cami'yi aynı anda görebileceğiniz bir yer seçin ve 21 Mart'ta, yani ekinoksun (gece ve gündüzün eşit olması) olduğu günde seyredin. 21 Mart, Mihrimah Sultan'ın doğum günüdür.
Göreceğiniz manzara ise şudur;
Edirnekapı Camisi'nin tek minaresi ardından tepsi gibi güneş batarken, Üsküdar'daki caminin ardından ay doğar.
Mihrü Mah eşittir güneş ve ay. Bu nasıl akıllara ziyan bir hesaplamadır; nasıl bir estetik anlayışıdır hayran kalmamak mümkün değil.
Yorumlar
Yorum Gönder