Değişim

   Uzun zamandır değişim ile ilgili kafa yoruyorum. Özellikle Sofie'nin Dünyası ve Böyle Söyledi Zerdüşt kitaplarını okuduğumdan beri değişimin kaçınılmaz ve gerekli olduğu kanısına vardım. Herakletios'un dediği gibi aynı nehirde iki kez yıkanamazsın. Artık değişimin içine girip kendimizi çağa uygun hale getirip kendi normlarımızı kurmalıyız. Keza Friedrich Nietzsche'nin dediği gibi ; 'Derisini değiştirmeyen yılan, kafasını değiştirmeyen insan ölmeye mahkumdur.' Taassup içine düşmek günümüzün en büyük problemlerindendir. Sabit fikirli bireyler olmaktan ziyade her fikre karşı açık olmalıyız. Sorgulamak koyunlara değil, insanlara özgü bir şeydir.

   Evet bir şeyler değişiyor zaman, mekan, insanlar ama yüzyıllardır karşımıza çıkan toplumsal olaylar aslında aynı. Günümüzde hala kadın-erkek ayrımı, ırkçılık, tecavüzler hepsi had safhada. Ülkemizde hala şort giyen kadınlara taciz edenlerden tutun kendi öz çocuğuna cinsel istismarda bulunan mahluklar bulunmaktadır. Bundan 1 ay öncesine kadar Amerika'da George Floyd'un ölümü insanları sokağa dökmeye yetti. Fakat sonuç olarak sadece öldüğü ile kaldı. Yine başka bir zaman başka bir mekanda gene aynı olayları göreceğiz. Toplumsal farkındalıklar artmadığı sürece bu olaylar tüm hızıyla devam edecek. İnsanlar bu durumlara alıştırıldı. Peki bu durumda ne yapmalıyız? Sürekli bu soruyu kendime soruyorum. Öncelikle İNSAN olmalıyız. Daha sonra yaptığımız işte başarılı olmalıyız. Çevremizdeki bir insanı bile değiştirsek o birler yakında binler daha sonra neden milyonlar olmasın. Unutmayın; çevrenizdeki insanları değiştiremezsiniz, fakat değiştirebilirsiniz. Sorun varsa çözüm vardır. Çözüm odaklı olun. Olay ve durumlara karşı pragmatik davranmamız gerekiyor.



   Virginia Woolf kendine ait bir oda kitabını okumaya başladığımda değişimi bu kadar savunurken aslında bazı şeylerin hiç değişmediğini fark ettim. 

   Sürekli bir şeylerden yakınıyoruz. Eğer biz sorunu teşhis edebildiysek bu değişimin bir parçası olabiliriz. Sorunlarımızı, onları yaratırken düşündüğümüz gibi çözemeyiz. Amacım farkındalık yaratmak şu an bir öğrenci olarak ileride herhangi bir üniversitede akademisyenlik ya da öğretim görevlisi gibi bir göreve layık olabilirsem bir bireyin hayatını değiştirmek gayretinde olacağım. 

   Son olarak şunu belirtmek isterim. Kitap okuyan, film izleyen, tiyatroya giden hatta Ted X konuşmalarına katılan insanlar entelektüel bilgi bakımından, kafa yapısından tutun her zaman bir adım daha öndedir. Toplumsal olaylara tutumumuzu önce en yakın aile fertlerinden daha sonra komşulara ve halkın diğer fertlerine yansıtmalıyız. Şu anda bulunan diziler malesef toplumumuzu yansıtmaktadır. İçerik olarak ataerkil, şiddet ve çalışmadan para kazanmak gibi konular işlenmektedir. Bunlar yerine insanlığa daha faydalı, öğretici, sevginin, saygının ve değerlerimizin olduğu dizi veya filmler gündemimizde olmalıdır. 

Yorumlar

Popüler Yayınlar